24 Mayıs 2015 Pazar

SELAM OLSUN TÜM KUŞLARA






     Kaldı 1 gerçekten de bu sezonun da sonu gözüktü artık, açıldı kapılar sonuna kadar. Rakip 20 milyon büyük şikeciydi pardon 15 milyon küçük şikeci neyse siz anladınız benim ne demek istediğimi.

     Maç öncesi acabalar vardı akıllarda her ne kadar erken gelen gol aslında erken bitmesinin habercisi olsa da lakin topu rakibe verip geri çekildik nedense. Sonra pozisyonlar biraz tedirginlik yarattı bizde ancak Muslera olduğunu unutmuştuk ya da bir hafta olmayınca her hafta kalede Sinan B. var diye düşünür olmuştuk.

     Sonra ise yine bir peri çıktı pardon Wesley çıktı ve gol atamadığı tek büyük olan bejekeye de golünü attı gerçi Günay maçtan önce kolumu çekmeyeceğim demişti lakin ama kolunu uzatması da yetmedi olası sona.

     Henüz lig bitmedi evet ya da bitirilmedi nedense; aynı gün oynayamazsınız dediler bize belki puan kaybederiz diye. Şimdi yarın olur olur olmazsa da Rize de bir puan 4. yıldız için beklenen sonuç olur ancak artık kek kalıbından çıktı yıldız armaya doğru geliyor küçük kuşların bakışları arasında. Ne demiştik Mayıslar Bizimdir, ya da Herkes Rütbesini Bilecek; biz söylemeye onlar dinlemeye doymadı ama ne yapalım dedikleri gibi sloganda da ''Onlar Konuşur Biz Yaparız hem de Milletçe Alkışlayarak''
     

16 Mayıs 2015 Cumartesi

KALDI 180 YA DA DAHA AZ...


   Belki şimdiden şampiyon ilan edildik, ya da şimdiden zaten kazanıldı maçlar. Zafer inananlarındır evet ama şike medyası pompalıyor bu haberleri, amaç belli istenen belli.

   Bu şartlarda çıktık Gençlerbirliği maçına da biraz stresli, biraz heyecanlı, biraz da sıkıntılı. Taraftar rekoru vardı bu sezon için ki çok büyük destekle başladık maça lakin yeterli baskı kuramadık özellikle de ilk yarıda. Her hızlı kanadı olan takım bize sorun yaratır tezi bugün de geçerli oldu ve sıkıntı yaşadık yine ama biraz yeteneksizlik, biraz basiretsizlik, biraz da şansızlık gol atmalarını engelledi bize karşı kalede Muslera olmasa da .

   2. yarı ise Yasin-Sneijder işbirliği beklerken, Wesley- Burak işbirliği üst üste pozisyonlar bulmamızı, sonuç olarak ta baskının artması aslında gelmesi gereken golün haberini verdi bizlere gerçi o da kaleci yardımıyla ve şikeyle olmuş deselerde.

  Neyse it ürür kervan yürür, kapısının önünü temizleyemeyenler herkesi kendi gibi kirli sanar ama tarih kazanan ve inananları yazar, bu sezonda bizi yazacağı gibi.

12 Mayıs 2015 Salı

IT'S IS LOADİNG; ŞAM...



         Şam Suriye'nin başkenti evet ama; benim bahsettiğim şu anda başkent değil, kazanmaya az kalmış, 4. yıldıza az kalmış bir takımın sezonun sonunu anlatıyor.

        Mersin maçı kalan 4 maç içerisindeki deplasman olması ve 3 gün önce oynanan bir maçın yorgunluğu sebebiyle çok büyük önem teşkil ediyordu. Takım her deplasman maçında olduğu gibi çekingen başladı yine maça, ileriye gidemiyor ve kanatlar aksıyordu. Önde de top tutamayan bir takım kimliği gösterince yediğimiz baskı pozisyonlar vermemize sebep olurken Yasin bireysel yeteneğini ortaya koyarak aslında rakibin zayıf noktasını gösterdi bize de lakin takım biraz stres, biraz yorgunluk, biraz da beceriksizlik yüzünden ilerleyemedi ve tutunacak bir dal aradı; Muslera.

       Muslera, küçücük elleriyle çıkardıkları, arkadaşlarına verdiği güven ve arkadaşlarına sağladığı rahatlıkla götürdü bizi 3 puana birde düşünmeye itti bizi, haftaya cezalı kalede taraftar durmalı maç sonuna kadar diye.

       Evet kaldı 3 maç alınacak 9 puan ve yükleniyor yavaş yavaş 4. yıldız; şu an daha Şamdayız, Piyonu oynamak lazım ve bunun sonunda ise bizi Şah-Mat bekliyor. O zaman hep beraber C.tesi stada kaleye geçip ileride gol atmaya...

8 Mayıs 2015 Cuma

DURAN TOPLA KALDI FOUR!


       Duran topu sadece atan değil ceza sahası içerisinde rakibinden önce davranan ve pozisyon alan da önemlidir sonuca ulaşabilmek için; Hagi varken arka direkte Capone ile biten bu organizasyonlar sonra belirli süreler gerçekten durgunluğa geçti bizde. Kısım kısım senelerce çok etkili yapamadığımız bu organizasyon özellikle bu sezon Wesley'in organize edip Chedjou'nun kafalarıyla düzenli ve etkili hale geldi yeniden.

       Bu hafta ise Konya bize karşı otobusü çekip bekleyince ve Hamza Hoca'da oyuna müdahalede geç kalınca yapılması gereken en önemli şey aslında serbest vuruşla rakibi açmaktı da bu biraz geç olsa da gerçekleşti ve bu haftayı da kriz geçirmeden tamamladık lakin yine akılda kalan 4 hafta da soru işaretleri ve acabalarla.

       Hamza Hoca neden Emre Çolak ile başlamadı Bruma ile başladı, neden geç değişiklikler yaptı hatta Umut'u alması oyuna ne kadar doğruydu Yasin çıkarken. Takım neden hızlı top çeviremiyor, neden kanatlar yeterli aktiflikte değil; neden sürekli pozisyon ve kademe hatası yapıp gol yeme alışkanlığımızdan vazgeçmek istemiyoruz gibi sorular kafamızda dolanıyor lakin sezon başında da yazdım 80 sonrası gelen goller Şampiyonluk ibaresidir, 4.yıldız habercisidir.

      Salı gün ki Ş.Ligi maçımız; pardon Mersin deplasmanımız, bu kadar yakın olunca tarih Avrupa! maçı sandım, bu hataları min. yapma max. konsantre gerektiren bir konumda olacak bizim için ki rakiplerin bize yatması yani bizle oynarken yere yatması ve kalkmaması için çok fırsat vermememiz gereken bir ortamı oluşturmamız ve sonunda da gülmeye devam edeceğimiz günlerin bizi beklemesini umut ediyorum ama İNANç ve YILMAZ mücadele beni heyecanlandırıyor sizlerde bayrakları hazırlayın bence.

4 Mayıs 2015 Pazartesi

KRALIN FERMANI


         Belçika Kralı Philippe değil bahsettiğim ya da Hollanda Kralı W.Alexander değil; Süper Lig'in kralı Burak Yılmaz verdi fermanı kesti cezayı bugün.

         Akhisar deplasmanı aslında bize geçen sezon sıkıntı yaratan, başında R.Carlos ve tecrübeli yabancılarıyla süprize açık bir maç görüntüsüydü başlangıçta lakin aslında çok ta iyi başlanmayan maç ilk net pozisyonun hatta Wesley'in ilk Zokora faullerinden ve baskısından kurtulduğu pozisyonda etkili şutu sonrası takipçi Burak ile gelen golle rahatlamamızı ve ikinci şık kafa golüyle de 35 dakikada maçı koparmamız ile sona erdi.

         Genel görüntümüz G.Antep maçı gibi az pozisyon veren, daha dengeli ve ayağa oynayan bir takım havasında idi, herkes görevini yaptı sayılır aslında da ama haftalar sonra da Hamza Hoca'nın doğru kadroyla çıkması da galibiyetin anahtarı oldu biraz da diyebiliriz.

         Kaldı 5 hafta ipler bizim elimizde yine, lakin p.tesi sonrası oynayacağımız Cuma maçı aslında feNerasyonun'da bir tek Avrupa takımı olarak bizi gördüğünün bir kanıtı herhalde, Ş.Ligi oynayamaya alışık bir takım ancak bu kadar kısa sürede fikstürün altından kalkar diye düşünüyorlardır kesinlikle.

         Neyse olsunlar engel, yapsınlar düzenbazlık, kursunlar kumpas; Mayıs ayı geldi rakiplere bizden söylemesi ama biz kendi kendimize hata yapmayalım gerisi varsın uğraşsın; sonuç zaten ortada olacaktır kazanan da hakeden yani biz.