29 Aralık 2013 Pazar

KARE ASIM

Şimdi reçeteyi veriyorsun ama ilaçları vermiyorsun diyenlere; Alex Telles transferi bitti sayılır dediğimize göre sol bek dışında en gerekli gördüğüm 4 mevkiye kendi tercihlerimi ve gerçekten bizde iş yapabilecek isimleri yazmak ve önermek istedim. Önerilerim videodan izleme değildir bu arada gerçekten takip ettiğim bildiğim isimler bunlar ki zaten Avrupa futbolu sağolsun beni hep ekranda yeşile iter o yüzden gelsin kareasım diyorum;

HAKAN ÇALHANOĞLU


Yeni Mesut Özil malum, biz çok beğeniriz çok severiz böyle benzetmeleri yalnız ben kendi izlediğim adamı anlatayım diyorum size benzetmelerden uzak durarak. 1994 doğumlu bu çocuk forvet arkası oynuyor hatta sol kanatta da oynar ama sağ ayaklıdır kendisi. Tekniği üst düzey bir isimdir ki Hamburg takımında Van Der Vaartdan takım liderliğini alması beklenen ancak takımın kötü gidişi ve kendi performansının da artmış olması sonucu ayrılma yüzdesi büyük olan, bizimde hem gerektiğinde Sneijdere alternatif hem de sol açıkta tekniğiyle fark yaratacak bir isim olarak ee çocuk bizim de fanımızken kaçırmamız gereken bir isim. Birçok rakam varken ortada gezen ancak 5-6 milyon Euro keş paraya bence hemen bitirmemiz gereken bir isim alın gari ne diyeyim...

ALPASLAN ÖZTÜRK

 
1993 doğumlu bu çocuk, hem sağ bek hem ön libero oynar yani bizde gerektiğinde Eboue, gerektiğinde de 3 lü defans oynattığında Mancini Melo ve Selçuk arkası oynar, gerçekten kaliteli ve ligimizde pek olmayan bir özelliği olan yani kafasını kaldırıp pas, şut ve çalım atan bir isim; Belçikada da daha yeni gelmesine rağmen S.Liege e formayı kapmış biri.
Mutlaka alınmalı maksimum 2-3 milyon Euroya biter bu iş o zaman kaptırmamak lazım...
 
EMRAH BAŞSAN
 
 
Çoğunuz izlemişssinizdir ancak ben bir daha söyleyeyim, belirteyim bu ligin bence Anadolu takımlarında oynayan en yetenekli genç yerlisi, forvet arkası, sağ ve sol açık oynar; teknik, hızlı, yetenekli, tek seksiği biraz kuvvet o da çalışarak hemen hallolucak bir problem. O da bizde oynamak istediğini aklının bizde olduğunu söyledi ki artık düzenli oynadığı Antalyadan ayrılma vakti bence de geldi; maliyet yaklaşık 3 milyon Euro civarı iken bu potansiyel bizde olmalı, çünkü bizde böyle bir kanat ihtiyacı çok bariz bir şekilde mevcut.
 
 
KORAY GÜNTER
 
Ömer Toprak Ş.Liginde oynayamayacağı için oraya alınması gereken isimi belirlemek aslında kolay olmadı ama en iyisi ve hazırı bence şu anda Koray yerli olarak ta oynatabilinecek ve alınacak, ne sakat Serdar Taşçı ne de peşimizde olduğumuz ve benim hiç beğenmediğim Serdar Aziz.
Bu çocuk Almanya U20 ve Dortmund Genç takımında oynuyor bende izleme şansı buldum birkaç maç; ne yalan söyleyeyim çoğu ben stoperim diyen isimden daha iyi ve daha iyi yer tutmayı biliyor, bence şu anda sudan ucuza da yani yaklaşık 2 milyon Euroya maksimum alınabilir, yoksa Ömer gibi olur en az 6-7 milyona bile almak kolay olmaz, scout ekibi eminim izlemiştir vermişlerdir rapor, bende söyleyeyim dedim hazır daha çok göze batmamışken o zaman bitirin işini...

 
 

28 Aralık 2013 Cumartesi

KIŞ ÇİLEĞİ MEVSİMİ


En sevdiğim döneme geldik artık, transfer dönemine; aslında bir bakıma en nefret ettiğim döneme de diyebilirim...

Benim gibi CM şimdi ki adıyla Football Menager hayranları bilir ki biz çok önceden keşfetmiştik Ronaldinhoları, Neymarları, hatta ben Mourinhodan önce Ş.ligi şampiyonu yaptım Portoyu, çok önceden dirilttim Dortmundu...

Aslında hepimiz kuruyoruz her transfer dönemi kafamızdaki kadroları harcıyoruz deli gibi paraları, sonra da bekliyoruz geceleri inmesi gereken uçakları; ah nerede hala o Pires üniversitedeyken az mı bekledim Süleyman Rodopun indi inecek haberlerini nerede her transfer dönemi bu sosyal ağ bu kadar yaygınlaşmamışken sürekli tekrarları izlenen spor bültenleri.

Artık herkes duyumcu, herkes birinin bir tanıdığı ya da kaynak sağlam yerden; içeriden, aslında düşünüyorum da şimdi daha zor her kafadan bir ses çıkıyor her gazete birini getiriyor herkes son dakika veriyor, eskiden daha naifti en azından bu dönem.

Ha birde bizde bir laf var, ona da bayılırım ''G.Saray'da transfer bitmez'' bitsin kardeşim bir kere de erkenden bitsin kampa hazır gelsin oyuncular ki alışma problemi en azından çabuk bitsin lütfen...

Bu ara dönem sanırım yoğun geçecek, malum hoca değişikliği; sistem değişikliği ve kontenjan saçmalığı yüzünden ki eksikler gözle görülen büyüklükte geçmesi de gerekiyor o yüzden neyse şimdi gelelim benim analizlerime; öncelikli olarak takımda son dönemde Riera ve H.Baltanın artan performansları olsa da bir sol bek eksiği gözle görülüyor ki yüzde 99 biten bir Alex Telles transferi var. Nasıl bir adam derseniz yaş 21, geçen sene Brezilya Liginin en iyi sol beki; gelecek vaat eden ancak milli formaya henüz ulaşamamış olması da ekstrası. Ben çok izlemediğim için yorum yapamayacağım fazla ancak gelecek vaat eden bir isim; yabancı konusunda ben çok büyük star adayı olmadığı sürece daha az riskli, daha komplike ve bilinmiş isimlerin alınması taraftarıyım, özellikle de Güney Amerikadan ilk defa Avrupaya gelecek adamlara pek sıcak bakmıyorum açıkcası.

Yerli kapasitemizi kesinlikle arttırmalıyız, özellikle bu FeNerasyon varken o yüzden şu anda ilk önce yapabilirsek eldeki yabancı kontenjanını azaltıp yerli oyuncu ağırlıklı; varsa alabilirsek çok kaliteli yabancılarla da kadroyu güçlendirmeliyiz.

Devre arası 10 adam alamayacağımıza göre en az 4 adam alarak geçmeliyiz bu evreyi ama tabir-i caizse nokta transferler olmalı bunlar en öncelikliler olmalı. Ben Başkana güveniyorum hep hedefi yükselttiği hep büyük düşündüğü için ve bize başarı sözü verdiği için; Mancinin de eksiklikleri gördüğünü düşünüyorum o zaman gelsin çilekler, birde pudra şekerli olursa tadından yenmez benden söylemesi.


2013'E MUTLU SON


Maç başladı ve bitti, bugünün özeti bu aslında; beklenenden rahat oldu diyebiliriz özellikle de Hikmet Karamanın maç önü iddialı konuşmalarına bakınca ben daha dişli bir ekip bekliyordum.

Takımın gözle görülen bir daha birlikte oynamayı öğrenme yetisinin artması, kondisyon olarak daha diri olması, pas trafiğinin olumlu yönde ilerlemesi ve daha iyi pozisyon alan bir ekip haline dönmemiz de çabası bence bugünün özetinde.

Mancini dediği gibi şu anda aldığı ekipten daha iyi bir ekip yarattı, rakibe göre sistem kurarak ligi daha da iyi tanımaya başladı; üç kulvarda birden devam edilmesi de cabası ayrıca o yüzden geçen sürede pozitif ve iyi bir etki bıraktı gelecek için ilk başlardan beri verdiğim desteği en azından haketti diyebilirim.

Yapılması gerekenleri yazacağım bir sonraki yazımda ancak özetle Başkanında dediği gibi en iyiyi daha iyiyi bulmak için değiştirdik; o zaman en iyileri daha iyilerini alarak değiştirmeliyiz yine yapmalıyız ne gerekiyorsa, herkese mutlu seneler istekleriniz gerçekleştirdikleriniz olsun en kötü yılınız hep gülücüklerle dolsun...

18 Aralık 2013 Çarşamba

WELCOME BİG CHEF...


Sportif direktör mevzuu yıl sonuna kadar da olsa T.Ujfalusi Reisle şimdilik çözümlenmiş gözüküyor; ilginç bir tercih oldu aslında pek beklenen bir isim de değildi açıkçası...

İtalyanca bilmesi, kariyeri, farklı kültürlerde üst düzeyde top oynaması, burada saygı ve sevgi görmesi hep avantajı aslında tabi ancak bu konuda herhangi bir deneyimi olmaması da handikapı.

Ben doğru olabilecek riskli bir tercih olduğunu düşünenlerdenim; takıma abilik yapacaktır kadroda etki yaratacaktır, bekleyelim sonuçlarını görelim ama defanstaki oyunculara da biraz yer tutmayı öğretse hiç fena olmaz aslında.

16 Aralık 2013 Pazartesi

MOURİNHO BİZE GELMEK İÇİN Mİ HEP BİZLE EŞLEŞİYOR




Ş.Ligi son 16 kuraları çekildi ve biz büyük bir keyifle başka takım taraftarları da her zaman olduğu gibi uzaktan sadece içlerinden en zoru gelsin diye dua ederek geçirdiler ve izlediler bu büyük şöleni.

Rakip mi orta şekerli aslında Chelsea ha diyeceksiniz nasıl orta şekerli; birincisi daha zorluları özellikle Bayern ve Barca gibi iki tane sistemini oturtmuş, tabir-i caizse buldozer gibi takım yerine daha yeni Mou sistemini oturtmaya çalışan, oyuncular arasında tam koordinasyon sağlanmamış; ve kadrosunda da özellikle bir lider ki Drogbaya göz koymuşlar yedirmeyiz en azından şimdilik, bir ekiple eşleştik.

Bizde sorun çok, eksik çok hatta tam bir şey pek yok ama malumunuz Ocak transfer dönemi, oyuncuların Manciniyle tam antreman yapabilmeleri, birde stad, taraftar etkisi bizim ateşimizi canlı tutmaya şimdilik en azından yetiyor, Chelsea sanki daha da oturmayacak mı adam almayacak mı derseniz ben onlardan arma, ruh ve inanç anlamında daha iyi olduğumuzu bildiğim için alacak yapacak ve uygulayacaklarını zamanı geldiğinde konuşalım derim.

Bir lafım da ne ballı takımsınız diyenlere; dikkatinizi çekerim Fethiyespor,Bucaspor veya Balıkesirspor çıkmıyor Ş.Liginde çıkan takım Avrupanın en büyük bütçeli 10 takımından biri ve her oyuncusu yıldız olan bir takım; Şubatta görüşmek üzere ateşimizi canlı tutmaya devam...

15 Aralık 2013 Pazar

BAHARI BEKLEYEN KUMRULAR GİBİ


Çarşamba günü maçtan sonra geçici bahar demiştim ki bugünde belli oldu bu söylemimin doğruluğu; çünkü kadro yapısının yetersizliği özellikle yerli oyuncu kapasitesinin yetersizliği bizi Avrupada farklı burada farklı oyun oynamaya itiyor.

İlk yarı takım gerçekten yorgun, isteksiz ve bıkkın bir oyun tarzı sergilerken aslında maç daha başlar başlamaz Sneijderin karşı karşıya kaçırdığı poziyon maçın kopmasını sağlayabilirdi.Aslında 3 lü defans çok sıkıntılı olmjuyor eskisi kadar ve Manicinde erken değişiklikle daha da canlandırdı takımı ancak birincisi kanat oyuncularımızın yetersizliği artı kurulan baskı sonucu özellikle Burağın çok etkisiz kalması ve yanlış düşünmesi birçok pozisyonda atakların olumsuz sonuçlanmasına sebep oldu.

Şimdi bu takıma Başkanda Hocada el atacak Ocakta mühim olan o zamana kadar hedef minimum kayıp olmalı, yalnız bazı oyuncular gerçekten çok yetersiz ve kapasitesiz saymayacağım artık daha ancak sene başı kadro yapılanmasını yapanlar sanırım bizim yerli oyuncu talebimizin doğruluğunu teyit eder gibi.

Sorumlu aramadan yarın ki kuranın keyfini çıkaralım ve yapılacakların planlamasını yapalım sonrası mı bakacağız...

11 Aralık 2013 Çarşamba

İNGİLİZ, İTALYAN, İSPANYOL, ALMAN HİÇ FARKETMEZ...



Bir takım düşünün senelerdir bir ülkenin kaderini çiziyor, bir ülkenin tarihini yazıyor; kültürü, yetiştirdikleri yaptıkları milyonları sevince boğuyor; bir takım düşünün sahaya ruhunu koyunca sokaktan 11 adam toplasa arkasına ruhunu alınca önüne geleni deviriyor...

Bu takım biziz tabi ki biz yaptık bundan sonra da biz yapacağız herşeyi, G.Saray bir ruh takımıdır kenetlendikçe daha da büyüyen, feriştahı gelse bu takıma o armanın değerini bilen ruhunu koyan Aslanlara karşı gelemez.

Biz daha iyisini yapana kadar en iyisi bu bunu herkes böyle bilmeli; geçici bahar olacak belirli süre belki de ama şimdilik bunları konuşmayacağım, zaman eğlence zamanı, zaman zaferin tadını çıkarma zamanı.

Önce Manciniye takımın savunmasını az da olsa düzelttiği 5 maçta 7 puan alıp bu gruptan çıkarttığı için, sonra harkulade taraftara bu hava ve sahada takımına Avrupada başka hiçbiryerde böyle bir destek olmayacağını tekrardan gösterdiği için, sonra futbolculara ruhlarını ortaya koyduğu için son olarak ta Ünal Başkana böyle büyük bir vizyona sahip olduğu ve hep daha yukarıyı düşündüğü için...

Bir lafım da başkalarına büyüklük tartışması yapanlara, üç kulvarda birden yürüyen tek takım biziz hep böyle olduk ama bir daha gösterdik unutmayın G.Saray Türkiyedir, Antartikadan Güney Amerikaya Türk deyince kulüp olarak önce Galatasaray gelir akla, o zaman hep beraber RE RE RE RA RA RA GASSARAY GASSARAY CİMBOMBOM!

EYVAH TÜRKLER GELİYOR...



Juve maçındaki 11 Aslan;
Muslera, Chedjou, Semih, Gökhan, Eboue, Riera, Melo, Selçuk, Sneijder, Burak, Drogba.

3-4-1-2 rotasyonuyla oynayacağız geçen hafta başarılı olan rotasyon ki eldeki imkanlar içerisinde en iyi kadrolardan biri çıktı diyebilirim artık yoruma gerek yok staddaki 52.000 taraftarla armaya layık olacaklarını düşünüyorum, vira bismillah maç sonu bir zaferle daha Avrupanın titrediğini yazmak ümidiyle; G.Sarayın olduğu yerde umut tükenmez.

10 Aralık 2013 Salı

ŞİNANARİ ŞARKISI İTHAF OLUNUR...


Dün bana göre iki denk ancak taraflı medyaya göre bir favorinin olduğu, şampiyonluğun en büyük iki adayının maçı vardı malumunuz…

Maç öncesi yorumlar eksikliklerimiz çokluğundan ve Avrupada fırtına gibi esen bir takım olduğundan karşımızda kaybedeceği yönündeydi ama unutulan bir şey vardı tabi ki; G.Saray RUHU!

Baştaki hocasından salonu dolduran 10.000 üzeri taraftarımıza kadar inanmanın verdiği gücü bir daha sahaya yansıtıp rahat bir galibiyet aldık sürekli önde götürerek maçı; aslında bir anlamda da mesaj verdik dosta düşmana.

Ünal Aysaldan sonra amatör branşlara yapılan yatırımların artması, daha da değerlenmesi bu dallarımızın kulübün hedeflerine daha uygun hareket edilebilmesini sağlıyor taraftarı da daha çok heyecan ve ümide sevk ediyor. Başımızda gerçekten bu işin piri bir hoca ve iyi bütçeyle kurulmuş winner oyuncuların bulunduğu dengeli ve kuvvetli bir kadro aslında her branşta yapılması gerekenlerin bir özetini sunuyor bizlere de . Emin olun sakatlar iyileştikçe de daha da iyi olacağız daha kuvvetlenip daha güçleneceğiz ve geçen seneki başarıya yaklaşmamız çok daha kolay olacak.

Teknik analize girmeyeceğim ancak uzun rotasyonunda sorunları olan bir rakibin bu problemini iyi analiz ettiğimiz ve içeriden bolca oynadığımız bir maç oldu, taraftar desteğiyle de hep beraber savunma yaparak 62 sayıda tuttuk potansiyelli rakibimizi.

Ben yolun daha uzun olduğunu ve Euroleague ile birlikte yola devam edildiğini, yıpranma paylarının da göz önünde bulundurulması gerektiğini düşünerek takıma hep desteğin motivasyon ve direncini arttıracağı düşüncesindeyim ha birde başlık nereden geldi derseniz şarkıyı dinlemeniz ve bir kere tribünlerde bulunmanız yeterli diyorum artık anlayana… 

4 Aralık 2013 Çarşamba

OYNATMAYA AZ KALDI DOKTORUM NEREDE


Elinize şans geçmiş, oynamıyorsunuz ne kadar zamandır ve rakipte güç ve kapasite olarak sınırlı bir konumda, ne yaparsınız; kendi yeteneklerinizi göstermek için en azından mücadele edersiniz değil mi ancak bu takımdaki isimler sanırım burada kalmak istemiyor.

Manciniye kızıyor tüm basın hatta birçok taraftar ben sadece şöyle bir eleştiri yapabilirim kendisine, bu takımdaki çoğu isimin futbolcu olmadığını bile bile neden oynatıyor hala diye, ama alın size malzeme bu da diyor olabilir.

Kupada 8 senedir zaten bir başarı yok elensek te ne olur şimdi bu turda denilebilir, daha Pazar maç yaptı bu takım denilebilir, sahada ilk defa bir arada oynayan hatta bir arada oynayan oyuncular olabilir; koordinasyonsuzluğu anlarım akıcılık olmayabilir onu da anlarım ama ruhsuzluk hiç yakışmıyor gerçekten.

O formayı bir daha vermemek lazım hiçbirine, hatta giydirmemek antremana bile almamak, hatta Floryaya yakın mevkilerde bile oturtmamak lazım, şaka falan yapmıyorum çok ciddiyim; yeni gelenlere de kötü örnek teşkil etmemeleri lazım, altyapıdaki gençlere de .


Taktik, teknik analiz falan yapacak halim yok bu maç sonrası tek söyleyeceğim taraftar artık çok bilinçli ve hoca değiştirmekle bu işin çözümlenmeyeceğini artık çok iyi biliyor; filmi başa sarmaya gerek yok filmin yeni sürümünü piyasaya sürmeliyiz; bir lafım da Ünal Başkana ben hep destek oldum hala da olacağım çünkü biliyorum ki iyi işler yapıyor çözümler için uğraşıyor, yapacakları atacakları adımları atarken cesur davranmaya devam etmeli; güzel günler yakın en azından bırakacağı miras daha sağlam olacak birçok kişiye göre; bu arada Fethiyede 2+1 evler pahalılaşmış benden söylemesi :)) 

2 Aralık 2013 Pazartesi

MAZERETİM VAR, ASABİYİM BEN...




Yine bir gol yenilen haftadan sonra kaybedilen iki puan ve oynanan kopuk kopuk, dönemsel güzel diyebileceğimiz futbol; verilen pozisyonlar, hırsını ve isteğini kaybetmiş futbolcular topluluğu…

Hep aynı şeyleri söylüyoruz bu sene dikkatinizi çekerim, suçlu sorumlu kim onu çok sorgulamamak lazım aslında önümüze bakmak gerekli diye düşünüyorum sürekli, çözümler üretmek, gerekirse yeniden yapılanmak vs…

Bu takım belli ki iyi çalışmamış sezon başı evet, buna ihtimal var mı düşünmek bile istemiyorum başımızda Fatih Terim varken ama sanırım Florya’da tek adamlık yordu, üzdü kendisini; bizi de böle sonuçlara mahkum etti. Birde yanlış kurulan kadro yapısı var tabi dediğim gibi gerek yok hep aynı şeyler o yüzden şimdi önümüze bakalım.

Bir kere G.Saray futbolcusu o formayı taşıyan isim, yeteneksiz olabilir, formsuz olabilir, sakat olabilir ama duyarsız, ruhsuz olamaz; birbirleriyle saha içerisinde tartışamaz, kadroya giremeyip te ne de olsa paramı alıyorum diye yan gelip yatamaz maçı tribünden izlerken, ya da ben böyle öğrenmedim bize böyle öğretilmedi, benim bildiğim GALATASARAY BİR RUH TAKIMIDIR…Renklerine aşık birbirini seven futbolcuların takımı, feragat ve fedakarlıklarla çalışacak futbolcuların takımı…

Neyse ben şimdi olur da Juveyi yeneriz geçici bahar gelir diye reçeteyi önceden yazayım, skor yazarı değilim öyle yazmamaya çalışıyorum en azında gözükenleri şimdiden belirteyim diyorum; kendimce bir reçete vereyim diyorum.

Kaleci; Muslera kalmalı ama hala bir Taffarel,Mondragon,Simoviç değil olması için de daha zaman var, Eray kalmalı ancak üçüncü kaleci olabilir kendisini geliştirmeli tabi oynamalı da ama nasıl oynayacak onu teknik heyet bilir oraya bence iyi bir yedek kaleci olacak yerli transferi yapılmalı; adaylarım hatta tek adayım Sinan Bolat(Porto).

Defans; bir kere Eboue kendini toparlamalı yoksa futbolda dün yoktur maalesef; yedeği yok, Sabri diyenlere zaten cevabım yok, göbekte Semih dışında 11 de oynayacak adam görmüyorum ben Gökhan yabancı kontenjanından belki yedek olabilir o yüzden en az 1 yerli 1 yabancı stoper lazım; sol bek ise Allaha emanet okuyup üflüyorum her maç H.Balta durur ama mecburiyetten o yüzden önerilerim; sağ bek: Veysel Sarı(Eskişehir),Salih Dursun(Kayserispor),Şener Özbayraklı(Bursaspor),K.Ahmet Çörekçi(A.Demirspor); stoper: Ömer Toprak(B.Leverkusen),S.Bocchetti(S.Moskova),N.Otamendi(Porto),N.Lombaerts(Zenit),V.Corluka(L.Moskova); sol bek: Ziya Erdal(Sivasspor),D.Criscito(Zenit),A.Kolarov(M.City), R.Rodriguez(Wolfsburg),C.Fuchs(Schalke04)

Orta sahaya gelince Selçuk ve Melo kalitesinde en azından bir adet box to box oyuncuya ihtiyacımız var bütün sezon bu ikiliyi yoruyor yıpratıyor ve formunu düşürüyor,Hamitin iyileşmesi de gerekli bence mutlaka ne kadar çok formda olmasa da takım dengesi için çok kilit bir isim bence,iki kanatta da oynayacak Keita tarzı adamlara ihtiyacımız var çizgiye kadar top getirerek ortalarıyla rakibi bunaltacak birde malum Sneijder denklemimiz var, problem mi yoksa çözüm mü göreceğiz ama onu yedekleyecek mutlak iyi bir isime en azından ihtiyaç var ama Amrabat,Aydın,Yekta gibi tabir-i caizse yetersiz adamlardan da kurtulmalıyız: Box to box: Gökhan İnler(Napoli),Nuri Şahin(B.Dortmund); kanatlar: I.Perisic(Wolfsburg),Y.Mollo(St.Etienne),Nolito(C.Vigo),H.Ben Arfa(N.United),P.Hernandez(Swensea),A.Mc Geady(S.Moskova),G.Töre(kiralık-Beşiktaş),Emrah Başsan(MP.Antalyaspor); forvet arkası:Hakan Çalhanoğlu(Hamburg),Mehmet Ekici(Werder Bremen)

Forvet mevkiine ise biraz oyun sistemiyle alakalı isim gerekiyor bence hepimiz Drogbanın bir yıl daha kalmasından yanayım, ancak önde basan bir takım için Umut ve onun tarzı forvetlere ihtiyacımız var, Burak daha ileride fırsat kovalayan ya da boş alan bulduğunda etkili bir isim ancak ben oraya da Drogbanın durumuna göre bir ya da iki transfer yapılması kanaatindeyim; önerilerim: Cenk Tosun-Muhammet Demir(G.Antep),Mevlüt Erdinç(St. Etienne)…

Bu listeler daha uzayıp gider ancak ben ilk aklıma gelenleri yazdım ne de olsa alınmayacak çoğu ama başarı için değişim gerekliliği ortada ya yapılacak ya da yaptırılacak.